Mucitler, 1981’in başlarında İnternet’in gizlilik, güvenlik ve katılım ile ilgili sorunlarını kriptografi ile çözmeye çalışıyorlardı. Süreci yeniden yapılandırmalarından bağımsız olarak her zaman sızıntılar vardı, çünkü üçüncü şahıslar hep işin içindeydi. İnternet üzerinden kredi kartı ile ödeme yapmak güvensizdi, çünkü kullanıcılar kişisel verilerini büyük ölçüde ifşa etmek zorundalardı ve işlem ücretleri küçük ödemeler için çok yüksekti. 1998’de Nick Szabo “The God Protocol” başlıklı kısa bir makale yazdı. Szabo, tüm işlemlerin ortasına Tanrı’yı güvenilen bir üçüncü parti olarak belirledi, tüm işlemlerin aynı Tanrı’nın onayına ihtiyacı olan bir teknoloji protokolünün yaratılmasından bahsetti. Vurguladığı nokta güçlüydi : İnternet’te iş yapmak bir aptal inancı gerektiriyordu.
Blokzincir Devrim’i abartılıyor mu, yoksa internetin medya’ya yaptığı etkiyi, finans sistemine mi yapacak?
On yıl sonra 2008’de küresel finans endüstrisi çöktü. Belki de, sahte bir isim olan Satoshi Nakamoto, bu arada kendisi Craig Wright adında bir Avustralyalı girişimci olabilir ya da olmayabilir, bir şifreli eşzamanlılık tabanında işleyen Bitcoin adlı dijital para birimi kullanarak, eşler arası elektronik nakit sistemi için yeni bir protokolü açıkladı. Kripto para birimleri, geleneksel fiat para birimlerinden farklıdır, çünkü ülkeler tarafından yaratılmamakta veya kontrol edilmemektedir. Bu protokol, dağıtılmış hesaplamalar biçiminde, güvenilir bir üçüncü tarafa gitmeden bu milyarlarca cihaz arasında değiştirilen verilerin bütünlüğünü sağlayan bir dizi kural oluşturdu. Bu görünüşte ince hareket, bilgisayar dünyasının hayal gücünü heyecanlandıran, dehşete düşüren veya başka yollarla yakalayan ve her yerde yangın gibi yayılan bir kıvılcım olayını başlattı.
“Her heyecanlı bilgisayar meraklısı, ‘Aman Tanrım, işte bu, bu bir sıçrayış’ diyordu” demişti, ilk ticari web tarayıcısı olan Netscape’in eş yaratıcısı ve büyük bir teknoloji girişimleri yatırımcısı Marc Andreessen, “Bu büyük gelişme” dedi. “Bu, İnternet’in daima ihtiyaç duyduğu ve sahip olmadığı dağıtılan güven ağdır.”
Bugün her yerde düşünen insanlar, ölümlülerin akıllı kod yapısı ile güven üretmesini sağlayan bu protokolün etkilerini anlamaya çalışıyorlar. Bu, daha önce hiç olmadı – kâr amacı güden büyük şirketler tarafından değil, iki veya daha fazla taraf arasında doğrudan güvenilir işlemler, toplu iş birliği ile doğrulanmış ve ortak çıkarlar tarafından desteklenen bir yapı daha önce hiç hayata geçmedi.
Bu henüz internet gibi kutsallaşmış olmayabilir, ancak işlemlerimiz için güvenilir bir küresel platform sağlayan bu yeni protocol çok büyük bir şeydir. Buna Güven Protokolü diyoruz.
Bu protokol, blok zincirleri adı verilen ve en büyüğü Bitcoin olan giderek artan sayıda küresel dağıtımlı defterlerin temeli. Teknoloji karmaşıkken ana fikir basittir. Blok zincirleri, bir banka, kredi kartı şirketi veya PayPal’a gitmeden doğrudan ve güvenli bir şekilde size benden para gönderebilmemizi sağlar.
Bu yeni sistemde işler değişir, olay Bilginin İnterneti’nden ziyade, Değer veya Para İnterneti’dir. Ayrıca herkes için doğru olanı bilmek için bir platform suçan – en azından yapılandırılmış kayıtlı bilgiler açısından. En temelinde açık kaynak kodudur: herkes özgürce indirebilir, çalıştırabilir ve çevrimiçi işlemleri yönetmek için yeni araçlar geliştirmek için kullanabilir. Bu sayede, sayısız yeni uygulamaların ve birçok şeyi dönüştürme potansiyeli olan henüz gerçekleştirilmemiş yetenekleri ortaya çıkartma potansiyeline sahiptir.
Büyük bankalar ve bazı hükümetler, bilgi depolama ve işlem kayıtları yönetmede devrimci bir biçimde blok zincirleri dağıtılmış defterler olarak uygulamaya geçtiler bile. Artıları övgüye değer; hız, düşük maliyet, güvenlik, daha az hata ve merkezi saldırı ve başarısızlık noktalarının ortadan kaldırılması. Bu modellerin ödemeler için şifreleme içermesi gerekmeyedebilir.
Bununla birlikte, en önemli ve kapsamlı blok zincirleri Bitcoin modeline dayanmaktadır.
Bitcoin veya diğer dijital paralar bir yerde bir dosyaya kaydedilmez; işlemler, bir blok zincirde gösterilir – her Bitcoin işlemini doğrulamak ve onaylamak için büyük bir eşler arası eşsiz bant genişliği ağının kaynaklarından yararlanan küresel bir elektronik tablo veya defter tutucu gibi. Bitcoin kullanan her blok zinciri isteyen herkese dağıtılır, dünyadaki gönüllüler tarafından bilgisayarda çalışır, saldırılacak merkezi veri tabanı yoktur. Bu hesap defteri herkese açıktır, işlemleri denetleme ve kayıt tutmakla yükümlü tek bir kurumda değil, ağda bulunduğu için her zaman herkes tarafından görüntülenebilir. Bu blokzincirler şifrelidir, sanal güvenliği korumak adına, bir kasaya erişmek için iki aşamalı sisteme benzer açık ve özel anahtarları içeren ağır şifreleme kullanır. Muhattabınızın ya da sizing deposunun güvenlik duvarları veya Morgan Stanley’in veya ABD Federal Hükümetinin hırsız bir görevlisi hakkında endişelenmeniz gerekmez.
Her 10 dakikada bir tüm işlemler doğrulanır, temizlenir ve bir zincir oluşturarak önceki bloğa bağlı bir blokta uç uca eklenerek saklanır. Her blok, geçerli olması için önceki bloğa başvurmalıdır. Bu yapı kalıcı olarak zaman damgasını ve değer değişimini saklar ve böylece herhangi birinin defteri değiştirmesini engeller. Bir Bitcoin çalmak istiyorsan, o Bitcoin’in tüm geçmişini yeniden yazıp, bulunduğu blok zincirindeki tüm şifrelemeri çözüp, kimseye yakalanmadan hızlıca halletmek zorunda kalacaksın. Bu blokzincir’in yapısı gereği imkansız. Dolayısıyla blokzincir, şimdiye kadar meydana gelen her işlemin bir ağ mutabakatını temsil eden dağıtılmış bir defterdir. İnternet’in bilgi dünyasında olduğu gibi, blokzincir herkesin bilgisayarında indirebileceği , denetleyebileceği ve çalıştırabileceği dağıtılmış bir defterdir.
Bazı bilim adamları, çift giriş muhasebesinin icadının kapitalizmin ve ulus devletin ortaya çıkışını sağladığını savundu. Ekonomik işlemlerin bu yeni dijital defteri, doğum ve ölüm sertifikaları, sahiplik ve tapu mülkleri, mali hesaplar, oyların mevcudiyeti, gıda kaynaklılığı ve kodda ifade edilebilecek diğer her şeyi hemen hemen her değeri ve önemi kaydedecek şekilde programlanabilir.
Yeni platform, gerçek zamanlı olarak hemen hemen her şeyle ilgili dijital kayıtların mutabakatını sağlıyor. Aslında, fiziksel dünyadaki milyarlarca akıllı şey, önemli verileri algılayarak, bunlara yanıt vererek, iletişim kuruyor ve paylaşıyor olacak. Bu “Her Şeyin İnterneti”nde her şeyin “Kendinden Önceki Her Şeye” ihtiyacı Var. İş, ticaret ve ekonominin bir Dijital Hesaplaşma’ya ihtiyacı var.
Peki niye umrunda olsun ki? Gerçek şu ki herkese güvenebileceksiniz. Belki o hamburger etinin nereden geldiğini bilmek isteyen bir tüketici konumundasın. Belki de sevdiklerinize, eve para göndermek için büyük ücret ödemekten bıkmış bir göçmensin. Belki de bir deprem sonrasında evlerinizi yeniden inşa edebilmeniz için arazi sahiplerinin arazi adlarını belirlemeniz gereken bir yardım görevlisisiniz. Ya da siyasi liderlerin şeffaflığı ve hesap verebilirliği eksikliği yüzünden bir vatandaş olarak bıktınız. Veya gizliliğinize değer veren ve düşünen bir sosyal medya kullanıcısısınız. Yenilikçiler bu amaçlara hizmet eden blok zincir tabanlı uygulamalar geliştiriyorlar. Ve bunlar yalnızca bir başlangıç. Bu internetin sanayi devrimi.