Fellowsanız hayatta ne zaman, nerede hangi etkinlikte olacağınızı bilemezsiniz. Startup Istanbul’a az bir vakit kala Girişimcilik Vakfı’nın sağladığı imkânlar sayesinde etkinlikte bulunma şansı buldum. Startup İstanbul gerçekten gitmeyi çok istediğim bir etkinlikti ve girebileceğimi öğrendiğimde çok mutlu oldum. Hatta etkinlik için ODTÜ’de okumama rağmen İstanbul’a on iki saatliğine öğlen gelip akşam gittim. O ortamı görmeyi ve girişimcilerin sunumlarını izlemek istediğim için benim için yorucu ama bir o kadar da verimli geçti.
Sizlere biraz da etkinlikte nelerden bahsedildiğinden, neler yaptığımdan bahsetmek istiyorum. Microsoft’ta yıllardır yer alan Onur Koç Bey’i dinleme fırsatımız oldu ve teması süper insanların devriydi. Geleceğin nasıl olabileceği, gelecekte bilgi yönetiminin ilerisi için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördüm. Süper arabaların, süper üretimlerin, süper doktorların, süper öğretmenlerin olacağından ve bu değişimin çok hızlı olacağından bahsedildi fakat bir yandan insanoğlu gelişeceği için sevinirken bir yandan da yapay zekânın nereye gideceğinden şüphe ediyorum. Bu yüzden gelecekte yapacağımız bilgi analizi, bilgi yönetimi ve bilgiyi nasıl faydalı hale getirebiliriz aslında bunları tartışmalıyız. Bir diğer çok etkilendiğim konuşmacı Dan Toma’ydı çünkü oyuncak legolarla bile çok inovatif bir sunum yapmıştı ki zaten Dan Toma’nın inovasyon hakkında ne kadar iddialı olduğunu orada anladım. Dan Toma Bey’in bahsettiği konu ise hayatımıza inovasyonu nasıl getirebiliriz ve inovasyonın bağlı olmadığı alanlardı. İnovasyonun takım büyüklüğüyle, giyim tarzıyla veya insanların sahip olduğu teknolojiyle alakalı olmadığını, inovasyonun portfolyo yönetimi, bütün şirketteki insanların ihtiyaçlarını dinlemeyle, olabildiğince pratik yapmakla alakalı olduğunu öğrendim. En son olarak da yerli siber güvenlik girişimi ATAR Labs’ın kurucusu Burak Dayıoğlu tarafından ATAR Labs’ın nasıl kurulduğuna dair, nasıl zorluklarla başa çıktıklarını dinledim. Bir kez daha gördüm ki Burak Bey de denemiş başarısız olmuş fakat asla yılmayıp bazı şeyler için erken olduğunu sabretmesi gerektiğini, doğru zamanda doğru yerde boşluğu yakalamanın önemini gördüm. Konuşmacıların ardından aslında beni en çok etkileyen etkinlik ilk defa gördüğüm yatırım sunumlarıydı. Son on beşe kalmış farklı sektörlerdeki girişimleri dinleyebilmek, yatırım sunumlarının nasıl olduğuna dair fikir edindim. Aynı zamanda dünyanın her yanından girişimcilerin gelmesi, kendi ülkelerindeki sorunları çözmeye çalışmaları aslında girişimlerimizi yaparken aslında öncelikli olarak hayatımızdaki ihtiyaçlarımızı gidermek olması gerektiğini göstermiş oldular. Yapılan sunumlar ve sorular sonrasında birinci startup şubesiz bankacılık hizmeti veren Advancio Interactive oldu. İkinci startup Mommy Helper, Orta Doğu bölgesinde Arap annelere çocuk yetiştirme, evlilik sorunları ve diğer fiziksel ve zihinsel sağlık konularında Arapça profesyonel danışmanlığa kolay, gizli ve uygun fiyatlı bir erişim olanağı sağlayan mobil uygulama oldu. Üçüncü startup ise ev yemeği hizmeti sunabilen Homade oldu. Etkinlik boyunca da Startup İstanbul’a gelen yüz startup ile tanışabilme ve kafanızdaki soruları sorma şansı da bulabiliyorsunuz. Farklı ülkelerden gelen startupların başından geçen hikâyeleri dinleyebilmek gerçekten herkes için çok büyük bir ilham kaynağı.
Yine her zamanki gibi etkinlik öncesi ben ile etkinlik sonrasındaki ben arasında büyük fark vardı. İyi ki yarım günlüğüne gelmişim ve iyi ki etkinlikteki insanlarla tanışabilme fırsatım olmuş. Çünkü ileride girişim yapacağımız zaman aynı sorunlarla baş etme durumumuz olabilir bunları önceden tecrübe edebilmek bizler için paha biçilemez.