Fellow’la İlgilenenler! Bu Yazıyı Kaçırmayın!

0
2323

Şüphesiz 40 Fellow’a da sorulmuştur, nasıl seçildin, aşamalar nasıldı, nelere dikkat etmem gerekiyor diye. Ben bu Fellow sürecini farklı bir açıdan anlatmak istiyorum. Özge açısından 🙂

 

Özge doğup büyüdüğü çok sevdiği İstanbul’u ilk gezisinde bayıldığı okul olan ODTÜ için bırakmış biri. Yurt hayatıyla kendi ayaklarının üzerinde durmaya başlamak isteyen biri. Kendini geliştirmek için kendi isteğiyle birinci sınıf sonunda staj yapmaya karar verdi…

 

Ben, o gün yine ofise gelirken sıradan bir staj günü yaşayacağımı düşünüyordum. Öğle molamızda kahve içerken internette keşif üstündeydim. Ve karşılaştım: Girişimcilik Vakfı Başvuru Formu İçin Tıklayınız! Allah allah, nedir bu, nasıl bir şeydir diye kendi kendime düşünürken vakfın sitesine tıklayıp okumaya başladım. İçerden Meltem Abla bana seslenmeye başladı “Özgeçim su numuneleri yazdığım adrese kargolar mısın?” O anki heyecanım okyanusta uzun arayışlar sonucu hazine bulmuş bir korsanınkiyle yarışacak derecedeydi. Özeleştirel bir yaklaşımda bulunacak olursam; o an ilk stajımın ilk haftalarından birindeyim ve gönüllü olarak bana yardımcı olan Meltem Abla’m var, ve benim verdiğim cevap “5 dakika sonra atsam olur mu, çok önemli bir şey buldum” oldu… 😀 Aklımın başımdan gitmişti. Hani uzun zamandır beklediğin gelir seni bulur, işte öyle bir şey oldu bizimkisi. Heyecanımı her taraftan belli etmişim ki Meltem Abla bana tam 20 dk boyunca dokunmadı. 😀 Ben de biraz araştırdıktan sonra “şansımı deneyeyim, ne kaybederim” diyerek ilk aşamayı doldurup, başvurumu yapmıştım. Asıl enteresan olansa, o güne dek içimde hissettiğim enerjini adını hiçbir zaman koymamış olmamdı. “girişimcilik vakfı”ndaki “girişimcilik” ve ben ne kadar örtüşüyorduk? Bu isteklilik mi, aktiflik mi yoksa sadece yeni şeyler deneme arzusu muydu bendeki?  Henüz girişimcilik fikri olmayan ve o zamanlar girişimci olmaya karar vermemiş biri olarak başvurumu yapmıştım. Ben kendimi keşfetmeye GirVak’ta başladım!

 

17490_1066714180012772_5319193090952830671_n (1)

 

İkinci aşama video aşamasıydı. Bu aşamaya geçtiğimi öğrendiğimde dünyalar benim olmuştu. Ufacık bir sorun vardı, ben internetin ve bilgisayarın olmadığı güneyde bir köyde bir aylık tatildeydim.. 😀 Teknik aksaklıklar, bilgisayarsızlık ve çekmeyen telefonlar başvuruma gölge düşürecek endişesi aklımdan geçmedi değil ama pes etmemek daha doğru bir tercihti! Telefonuma birkaç GB’lık ekstra internet paketleri aldım. Doğru uygulamayı bulana kadar Google Play’i talan ettim. Videolarımı birleştirmek için aklıma gelen yol uygulamalardı çünkü. “Yaratıcılığı kısıtlamayın.” dediler ben de arkama aldım denizi, ineklerin sesini ve Ege’nin rüzgarını, çiçekli şortumla Motivasyon Videomu çektim,yolladım! “Ah ah, bendeki de şans mı, evde olsam kim bilir neler neler yapardım”larla kafamı doldurmak yerine, elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışmanın iç huzuruyla olumlu/olumsuz bir cevap beklemeye başladım. (Videomu izlemek için: https://girisimle.com/fellow40-betul-ozge-oncel-motivasyon-videosu/)

 

SONUÇ: OLUMLU ! Nasıl başardım ben de inanamıyorum ama diğer aşamaları da halletmiştim. Benden mutlusu yoktu. Sırada mülakat vardı ve hangi isimle mülakat olacağını bilmiyordum. İlk ciddi görüşmemdi ve ben çok heyelanlıydım. Koltuğa oturduğumda Hakan BAŞ bana Ankara’dan mı geliyorsun diye sorduğunda  “Hayır, ben evden geliyorum.” diye gülerek cevap verebilecek kadar samimi bir ortamda gerçekleşti mülakat. Korkmuyordum ama heyecan bitmiyordu, dilimin damağıma yapıştığı anlar da olmadı değil. Insan bu kadar önemsediği bir oluşumun içine dahil olmak için son eşiğe geldiğinde en emin olduğu şeyi bile karıştırabiliyor 😀 Gelen sorulara yanıt olarak, size başvurularda tavsiye edebileceğim tek bir şey var : Benim tek yaptığım kendim olmaktı, ilk aşamadan son aşamaya kadar!

 

10431490_1066708753346648_2667021953506213677_n (1)

 

Biraz da yıl içinde neler yaptığımıza değinmek istiyorum. Her zaman aklınızda bulunması gereken bir şey varsa o da Girişimcilik Vakfı‘nda süprizlerin ardı arkasının kesilmediğidir. 2 ayda bir zorunlu olan Fellow Up’ların ilkinde her birimiz kendimize özel kutular aldık. İçlerinde çok ince düşüncelerin ürünü olan kişisel kartvizitlerimiz, iş modeli kanvasımız, ilk tohum yatırımımız için 1 dolar ve daha birçok şey vardı. Hiçbirimiz bu kadarını ummuyorduk. Kendini ilk andan itibaren ait hissettiğin bir ailen daha var artık. Biz buna bile şaşırırken vakıf bize çok daha büyük planlarla geldi. Biz bir hayal ettik onlar bize beş katını sundu. Yıl boyunca birbirinden özel isimlerle harika etkinliklere katıldık. Mütevelli heyet üyeleriyle öğle yemeği yedik ve aklımıza gelen her soruya samimiyetle cevap aldık. Tecrübeleri birinci ağızdan dinleme fırsatı bulduk. Yüksek dozda ilham sınır tanımadı. Beraber İsrail’ e gittik ve ordaki girişimleri ziyaret ettik. Google Tel Aviv,Ebay ve daha bir çok kurumu yakından tanıma fırsatını bulduk.İsrail ekosisteminin önemli isimlerinden Yossi Vardı ile yemek yiyip sohbet etme şansına erişmek inanılmazdı. (Vakıfta özçekimin de sınırı yok: Sina Afra, Mehru Aygül. Hakan Baş, Erol Bilecik,  Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve Ali Sabancı ile özçekimim ardından da Yossi Vardı ile uluslararası boyuta erişmiş oldu özçekimlerimiz) Bu Israil gezisi ile Türkiye’de var olan potansiyel ve global düşünce üzerine yoğunlaşmak fırsatı bulduk. Hem ufuk açıcı hem de ilham verici bir gezi oldu. Biz hayal gücümüzü duraklatmamayı da öğrendik burada. Başka bir etkinlikte (Galata Business Angels) Candace Johnson’a bir gün boyunca asistanlık yaptım. Etkinlik sonrasında bile iletişimimizi devam ettirdik ve ben dünyaca önemli bir ismin kişisel tecrübelerinden kendime çok şey katmış oldum.

 

20150127_211320 (1) (1)

 

Tüm bu saydıklarım ve daha nice fırsatlar için ne kadar teşekkür etsem azdır. Lisedeyken ülkemizdeki fırsatların yeterli olmadığını düşünürdüm. Ancak Girişimcilik Vakfı’yla buluştuktan sonra asla aynı fikirde değilim. Sınırsız imkan ve ilham sundular bizlere. Ankara’da okumama rağmen etkinlikler için İstanbul’a koşa koşa geldim.

 

Bu süreçte okuldaki arkadaşlarım benim vakıfta olduğumu bildikleri halde İstanbul’da ikinci bir üniversite okuyup arada vizelere girmek için İstanbul’a gittiğimi düşündüklerini bile söylediler 😀 Bu kadar fırsat arkadaşlarımı da şaşırtmıştı. Bir itirafta bulunursam, İstanbul’u bırakıp gitmeme bir tek, vakıf İstanbul’da ve ben Ankara’da olduğum için üzüldüm. Lakin değişmeyen bir şey var ki, şehir dışında olsan da Erasmus’ta olsan da her zaman “iyi ki gelmişim, iyi ki bu vakfın bir parçasıyım” dedik biz fellowlar olarak. Bu vakıf her şeye, her yola değer. Bu güzel kuruşlusun içinde gelişmek ve ekosistemi beraber büyütmek için çalışmak büyük bir keyif. Ben de kendi gelişimimi hissediyorum, kendimi daha iyi anlıyorum. Ne istediğimi daha iyi biliyorum.Bu serüven özel bir serüven ve kendinizi girişimcilikle donatılmış bir atmosferde keşfetmek bambaşka bir duygu.

 

 

Girişimcilik Vakfı’nda biz hayal ettik, hayaller gerçeğe dönüştü: Önce Istanbul’da harika etkinlikler, sonra İsrail, şimdi Berlin, Londra, Moskova, San Fransisco.. Daha niceleri geliyor!

 

Peki nasıl başvurmalıyız? Vakfa başvurmak için bir projeniz olmasına gerek yok. Bir referansa, bir dayanağa ihtiyacınız yok. En iyi üniversitelerde okuyup en yüksek ortalamaya sahip olmanıza da gerek yok.  Tek ihtiyacınız olan sizsiniz, kendiniz ve benliğiniz! Düşüncelerinizle ideallerinizle sizi siz olduğunuz için kabul eden bir vakıf burası. Değişime ve yeniliğe öncü olmak için kurulan, girişimcilik ekosistemiyle öğrencileri sınırları kaldırırak buluşturan, kuralları değiştiren, yaratıcı, özgür bir vakıf burası. Klasik ve sıradan bir vakıf değil. Adının hakkını sonuna dek veren, ufkunuzu açan, vizyonunuzu genişleten ve sınırlarınızı zorlayan bir oluşum.

 

Listemiz upuzun: Girişim elçisi olarak farklı etkinlik ve projelerde yer almak, ilham veren dünyanın ve ülkemizin önde gelen rol modellerle tanışmak ve onlarla fikir alışverişi yapmak, henüz bir üniversite öğrencisiyken uluslararası girişim ağına dahil olma şansını elde etmek, eskiden sadece hayallerinizi süsleyen şeylerin bu vakıfla bir anda gerçeğe dönüşebileceğini görmek, süprizlerin asla bitmediği bir platforma dahil olmak, her saniye yeni şeyler öğrenebileceğin bir atmosferde bulunmak, 12 ay boyunca 500 TL burs almak ve en güzellerinden biri de kendin gibi düşünen, dünyaya benzer pencereden bakabildiğin senin dışındaki 39 üniversite öğrencisi  Fellow’la güzel diyaloglar kurabilmek ve güçlü arkadaşlık bağları geliştirebilmek…

 

Bu vakıf ilhamın, heyecanın, motivasyonun ve pozitif enerjinin merkezi! İnanıyorum ki sen de aramıza katılırsan ve bu serüvenin bir parçası olursan beraber daha güzel yerlere ulaşabiliriz! 

 

 

Tecrübelerimin daha fazlası için blogumu da ziyaret edebilirsin: https://ozgeoncel.wordpress.com/ ve her türlü soru için çekinmeden [email protected]’ye mail atabilirsiniz.

 

Kendini keşfetmeye hoşgeldin Fellow 2015! 

 

Özge Öncel

Fellow ’14

 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here