Girişimci Babalar: Başarılı Bir Baba ve Girişimci Olmak İçin Tavsiyeler

14Ebeveynlik konusunda çok bilgi sahibiymişim gibi davranmayacağım. İlk kızım (şu anda 10 yaşında olan Loïs) doğduğunda ve hemşire bizi taburcu ettiğinde kız arkadaşıma bakıp “Bizi nasıl taburcu edebilirler? Bu işi nasıl yapacağımız hakkında hiçbir fikrimiz olmadığının farkında değiller mi?” demiştim.

 

Böylesine küçük ve aciz bir varlığı bizim gibi amatörlerin eline bırakmak bana çok tuhaf ve sorumsuzca gelmişti. Profesyonellerin arasında olsaydım çok daha rahat hissedebilirdim.

 

Bunların ışığında, bana çok talepkar bir meslek olan girişimcilik ile iki kız babası olmayı nasıl bir arada yürüttüğüm soruldu. Bir çocuk yetiştirmek konusunda “doğru” veya “mükemmel” yöntemin ne olduğu hakkında hiçbir fikrim olmadığının üstünde durmakla birlikte elbette bildiklerimi sizinle paylaşmaktan mutluluk duyarım. Ben işlerimi böyle yürütüyorum; ama yürütme tarzım ileride “çocuklar nasıl yetiştirilmemeli” sorusuna cevap olarak parmakla gösterilecek iki minik psikopat yetiştirmemle de sonuçlanabilir.

 

O gün gelene kadar düzenimi böyle sürdürmeye devam edeceğim. Şimdilik durumla başa çıkabiliyorum gibi görünüyor.

 

İşinizi Özel Hayatınızdan Ayrı Tutmayın

İlk etapta mantığa aykırı gibi gelebilir; ama bence asıl mantıksız olan bu ikisini birbirinden ayırmak. Bu, iki insanla aynı anda çıkmaya benziyor. İki şeyi ayrı ayrı yönetmek için çok enerji harcamanız gerekirken, ikisini birleştirmek çok daha kolay olabilir. Bu da çocuklarımı doğduklarından beri ofisime getirdiğim anlamına geliyor.

 

Loïs doğduğunda evde ofisim vardı. Yanımda duran beşikte uyurdu, önemli bir telefon görüşmesi yaptığımda yanımda çalışan yazılımcı onu gezdirirdi ve uyanık olduğu zamanlarda onu kucağımda taşırdım.

 

Tutkunuzu Gizlemeyin (İki Türlüsünü de)

Ailemi de işimi de çok seviyorum. Bunda utanacak bir şey yok, ve kendinize hangisini daha çok sevdiğiniz sormanız da gereksiz olur. Bu ikisini karşılaştırmanız zaten mümkün değil. Bir girişimci olarak mesleğimi çok sevdiğim için daha iyi ve daha ilginç bir baba olduğuma inanıyorum. Umarım çocuklarım da hayatımın tadını çıkarttığımı gördükleri için daha iyi bir hayat sürerler.

 

Oradaysanız Oradasınızdır

Bir gün kızım parkta oyun oynarken ben de kum havuzunun yanında oturuyordum. Aynı anda e-mailleri yanıtlamak için BlackBerry’mi kullanıyordum. Bir ara bir anne geldi ve “Buraya çocuklarınız için geldiniz, bu yüzden şu salak şeye bakmak yerine biraz onlarla ilgilenin” dedi. Kendi kendime “Peki SENİN kocan şimdi nerede? Buradaki tek baba benim ve burada olmamın sebebi, ofiste olmadığım zamanlarda bile şu salak şeyi kullanarak işlerimi yürütebilmem. Üstelik buradaki tüm diğer kadınlar, kilo vermekle ve Jennifer Lopez’in boşanma davasıyla ilgili makaleleri olan aptal dergiler okumakla meşgul ve tüm dikkatlerini çocuklarına vermiyor” diye düşündüm.

 

Bunu tabii ki söylemedim. Sadece düşündüm. Bu hikayede anlatmaya çalıştığım şey, çocuklarınıza dikkat verebildiğiniz sürenin tadını çıkarın ve her zaman yanlarında olamıyorsanız bundan utanmayın. Sadece onlarla geçirdiğiniz zamanın kaliteli olduğundan emin olun. Onlarla güldüğünüzden, şakalaştığınızdan ve oynadığınızdan emin olun. Eğer bazen hızlı bir telefon görüşmesi yapmanız ya da bir e-maili yanıtlamanız gerektiği için birlikte zamanınızı bölmeniz gerekirse bu sorun değil. Çocuklar düşünebileceğinizden daha affedicilerdir ve kendilerini daha iyi idare edebilirler. Net bir şekilde yalnızca 2 dakikalık bir işinizin olduğunu ve daha sonra 5 dakika daha yastık savaşı yapacağınızı söylediğiniz sürece, sizi gerektiği kadar rahat bırakacaklardır.

 

Çocukların Her Zaman Eğlendirilmeye İhtiyacı Yoktur

Çocuklarımın sık sık boş bir günü oluyor ve bu, onları eğlendirmem gerektiği anlamına geliyor. En azından ben öyle sanıyordum. Bir gün annemi aradım ve ona şöyle dedim: “Çok çaresizim, tüm gün çocukları nasıl meşgul tutacağım, bilmiyorum.”. Annem de “Çocukların her zaman eğlendirilmeye ihtiyacı yoktur.” diye yanıtladı. “Odalarında birkaç saat boyunca oyuncaklarıyla kalmaktan da mutlu olurlar. Hatta ara sıra sıkılmaları onlar için oldukça faydalı ve iyi bir şey. Bu onların yaratıcılığını arttıracak ve onları daha bağımsız hale getirecektir.”

 

Bu benim için bir dönüm noktası gibi oldu ve hayatımı değiştirdi. Aniden iki talepkar çocuğu eğlendirmenin baskısını hissetmekten, çok olmamak kaydıyla yeterince şey yaptıklarından emin olmaya geçtim. Biraz sıkılmak sorun değil, sahip olduğu oyuncaklarla oynaması da öyle. Hayvanat bahçesi gibi bir yere gitmek, ona kendini küçük bir maceraya atılmış gibi hissettirmeli.

 

Her Gün ‘Ofise Çocuk Getirme Günü’ Olabilir

Birkaç ay önce bir toplantı için Stockholm’e gitmem gerekti. Pazartesi günü orada olmam gerekiyordu; ama cumartesiden pazartesi akşamına bir gidiş dönüş biletinin, pazartesi sabahtan aynı gün akşama olan biletin yarı fiyatı olduğunu öğrendim. Takvimimi kontrol ederken Loïs’in okulunun tatil günü olduğunu fark ettim. Tereddüt etmeden iki bilet ve bir otel odası ayarladım.

 

Genç kızınızla seyahat etmek muhteşem bir deneyim. Uçakların nereye ve ne zaman gittiğini, hangi metroya binileceğini, otelde kimin ne iş yaptığını (herkesle konuşmayı sever) ve şehirde nerelerin eğlenceli olduğunu öğrenmeye bayıldı. Pazartesi günü bir gün sürecek toplantımın olduğu şirkete gittik. İçeri girdiğimizde CEO bana yaklaştı ve onun kızının da okulunun tatil olduğunu, onu da ofise getirdiğini söyledi. Kızlar tüm günlerini oyun odasında geçirdiler, birlikte İngilizce çalıştılar ve öğle yemeği yediler. Bu mümkün olduğunca tekrarlamak istediğim, mükemmel bir deneyim oldu.

 

Çocuklarımı sık sık toplantılara götürüyorum. Ofislerde zaman geçirmeye, insanlarla sohbet etmeye, orada film izlemeye ya da sadece bir şeyler çizmeye alışkınlar. Elbette zaman zaman bir toplantıya girip beni rahatsız ediyorlar; ama bu hiçbir zaman benim ya da toplantıdaki diğer kişiler için bir sorun olmadı. Çoğunlukla böyle durumlar, sık sık dikkatin dağıtılması gibi algılanmasından çok, işleri daha özel hale getirip size fayda olarak dönebiliyor.

 

Sonuç

Bence girişimcilik ve ebeveynliği bir araya getirmek harika bir şey. Normal bir işiniz olduğu zaman bu ikisini bir araya getirmek daha kolaydır ve bence çocuklar bundan daha da fazla zevk alıyor.

 

 

Bu makale thenextweb.com’da  Boris Veldhuijzen van Zanten tarafından 2012’de yayınlanan yazıdan çevrilmiştir.

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*