Girişimci DNA’ya Sahip Olduğunuzu Anlamanın 15 Yolu

Eğer sevgilinizi akşam yemeğine takvim davetiyesi ile çağırıyorsanız, DNA’nız geri dönüştürülemeyecek şekilde bir girişimci DNA’sı olmuş demektir.

Henüz sadece bir çocukken evde pişirdiğiniz keklerin satışını finanse edebilmek için Küçük İşletmeler İdaresi’ne kredi talebinde bulundunuz mu?

 

Gazete dağıtımı işinizi büyütememekten hiç korktunuz mu?

 

İşte size DNA’nıza yaratılıştan işlemiş olan girişimci tutkusunu nasıl belirleyeceğinizle ilgili 15 işaret:

 

  1. Çocukken Peanuts çizgi filmini izlediğinizde Lucy’nin 5 sentlik psikiyatri kulübesini, yatırım yapmaya değmez bulurdunuz.
  2. Herhangi bir yemeğin ancak şu dört bileşenle yenilebilir olduğunu düşünürsünüz: fiyat, ürün, promosyon ve mekan.
  3. Alışveriş yaparken baharat reyonunda her zaman “thyme is money” (kekik nakittir) diye kıkırdarsınız.
  4. Açık büfelerde yemek servisi yapılırken “büfe”yi Warren Buffet’in soyadına gönderme yaparak telaffuz edersiniz.
  5. Lisedeyken indie rock cover grubunuzun adı Guided by Invoices (Faturaların Rehberliğinde) idi.
  6. Kişisel markanızı oluşturma yolunda yinelemeli sürecin bir aşaması olarak ACL ameliyatınızı göz önünde bulundurursunuz.
  7. Rolling Stones’un “Gimme Shelter” şarkısının sadece Karayip vergi cenneti hakkında olduğunu varsayarsınız.
  8. Favori beyzbol oyuncunuza karar verirken Ernie ‘Banks’ ve Dave ‘Cash’ arasında kararsız kalırsınız.
  9. 1,000$’lık banknotlarda yüzü olduğu için Grover Cleveland’ın etkisiz başkanlık dönemini hoş görürsünüz.
  10. Buzdolabını giyilebilir bir teknolojiye dönüştürme fikrini hala düşünmeye devam edersiniz.
  11. Elinizdeki Jay-Z kayıtlarını, “milyoner olmadan önce” ve “milyoner olduktan sonra” şeklinde arşivlersiniz.
  12. Mark Cuban’ın kişisel markasını yansıtmak için soyadınızı “Costa Rican” olarak değiştirmeyi düşünürsünüz.
  13. Tinder uygulamasındaki inovasyon sürecine saygı duysanız da arkadaşlık uygulamasında kullanıcı profillerinin borç portföyü bilgisini de içermesini isterdiniz.
  14. “Amazon” kelimesinin aslında Güney Amerika’da büyük bir yağmur ormanı alanı olduğunu öğrendiğinizde çok şaşırmıştınız.
  15. Eski bir atasözünü şu şekilde değiştirirsiniz: ‘Hayat sana limon verirse sen de bunu limonata standına çevir.’

 

Bu makale inc.com’da Brian O’Conner tarafından 2015’te yayınlanan yazıdan çevrilmiştir.

 

0 Shares:
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şunlar da Hoşunuza Gidebilir

Başarılı Bir İletişimci Olmanın 6 Yolu

Başarılı iletişimciler çoğunlukla harika konuşmalar yapabilen, odadaki diğer çalışanlarla iyi anlaşabilen ve neredeyse herkesle sohbet edebilen insanlardır. Bahsedilen bu yetenekler şüphesiz güçlü ve kullanışlı yeteneklerdir ancak iletişimin gözden kaçırılan en önemli kısmı dinlemek sanatıdır. Odaklanmış bir dinleyici karşısındakine dünyadaki tek insan olduğunu hissettirebilir. Bazen bir meslektaşınızı dinleyerek, ona tek bir kelime etmeden binlerce kelimelik bir mesaj verebilirsiniz. İşte daha iyi bir dinleyici olabilmenin 6 yolu.

Yeni İnsanlarla Güçlü Bağlar Oluşturmanın Püf Noktaları

Bir şeyi bir kez duyduysanız, milyonlarca kere duymuşsunuz demektir. Oluşturduğunuz ağ işinizi güçlendirir. Bu sayede ilk müşterilerinizi bulabilir, stratejik iş ortaklıkları kurabilir ve hayalini bile kurmadığınız fırsatları yakalama şansı elde edebilirsiniz. FBI’da davranış bilimci ve bireylerarası iletişim alanında görev yapan bir uzman olan Robin Dreeke It’s Not All About Me (Bu Tamamen Benimle İlgili Bir şey Değil) adlı kitabında güçlü bir iş ağının nasıl kolay oluşturulacağı konusunda bilgi veriyor.

Rakiplerinizi Geride Bırakmanın En İyi Yolları

Eğer bir işletmeyi başarılı bir şekilde yeni baştan kurmak istiyorsanız başka insanların koyduğu kriterleri (bu kriterler genelde vasattır) geçmekten daha fazlasını yapmanız gerekir. Bunun yerine ben rekabete daha faydacı ve işbirlikçi bir tutumla yaklaşıyorum çünkü biliyorum ki rekabet vizyonumuzu uzun vadede bir büyüme sergileyecek şekilde etkiledi. Nasıl olduğunu anlatayım.