Girişimcilerin kova dolusu motivasyona ihtiyacı vardır, ancak bazı günler teşvik edilmek diğerlerine göre daha kolaydır. Uzun süreli ve büyük hedeflerinizin olması şahane, ancak günlük ve küçük hedeflerin gücünü küçümsemeyin. Bu şekilde kâbus gibi bir müşteriye veya son teslim tarihinize yakın bilgisayarınızın çökmesi sonucu tüm verilerinizi kaybetmeniz gibi oluşabilecek engellere rağmen hedeflerinize ulaşmaya devam edersiniz.
Motive edici şeylerin alışkanlıklara dönüşmesi, küçük bir işi başarılı veya başarısız bir hale getirebilir. Kendiniz için en iyi motive kalma yollarını sadece siz bilebilirsiniz, ancak yine de yepyeni yaklaşımlar denemek ve bir şeyleri şöyle bir gözden geçirmeyi denemekten zarar gelmez.
Sadece ufak işletmenizin hayalini kurarken, muhtemelen motive olma konusunda hiçbir şekilde sorununuz olmamıştır. Kendiniz için çalışma, limitsiz kazanç elde etme ve kendi programınızı oluşturma hayali, devam etmeniz için yeterli bir sebep olmuştur.
Gerçeği mi öğrenmek istiyorsunuz? Bazen girişimcilik, Amerika’daki büyük şirketler için çalışmak kadar sıkıcı, boğucu ve külfetli olabilir. İşte kararlı kalmanın yolları:
1. Günlük kazancınızı takip edin.
Günde ne kadar kazanç elde ettiğinizi belirlemeniz (veya günde kaç tane proje bitiriyorsunuz gibi vs.) işe kendinizi adamanız için ciddi bir yol olabilir. İlk başta, gerçekçi bir şekilde yılda ne kadar kazandığınızı hesaplayın, sonra haftalık, günlük ve son olarak da saatlik kazançlara bölün. Günlük ne kadar kazanmanız gerektiğini öğrendiyseniz, her gün tamamladığınız görev ve projelerin izini sürün. Günlük hedefinizin sadece 40 dolar gerisinde olduğunuzu görmek, size ihtiyacınız olan enerji desteğini sağlayabilir.
Arkadaşım John Rampton’ın önerisi; “Rakamlarınızı her gün takip etmelisiniz. Lüks bir araba alarak parayı elden çıkarmak yerine, para kazanmanızı sağlayacak bir şey için biriktirin. Günlük ne kadar kazandığınızı takip etmek faturalarınızın ve kredi kartı ödemelerinizin önüne geçmenize yardımcı olacaktır.”
2. Etrafınızı tasdiklerle çevreleyin.
Doğrulamalar önemsiz gibi görünebilir ancak bu kadar popüler olmasının bir nedeni var, işe yarıyorlar! Bununla birlikte insanlar o kadar kolay adapte olur ki neyin normal olduğunun farkına bile varmazlar. Tasdikler gönderildiğinde, ne olduğuna aldırmaksızın gözlerinizi açın. Rocky Balboa’dan bir monolog veya Mark Cuban’ın favori çıkışı bile olsa, bu küçük tasdikler önünüzde iş varken aklınız başka bir yere gittiğinde kendinize gelmenizi ve işinizin başına dönmenizi sağlar.
3. Şirkete ait uzun ve yorucu işleri hatırlayın.
Girişim ile ilgili amaçlarınızdan bıktığınızı hissettiğinizde, eskiden işlerin nasıl olduğunu düşünün. Bir ofiste çalışmak, günlük olarak işe gitmek, rahatsız iş kıyafetleri giymek, patronunuzun sürekli başınızda beklemesi gibi şeyler aklınıza gelince birden küçük bir işyeri sahipliğinin o kadar da kötü olmadığının farkına varacaksınız. Eğer bir hatırlatmaya ihtiyacınız varsa, öğlen yemeği arasına çıktığınızda, motivasyon olarak “Ofisin” nasıl bir şey olduğuna kısaca bir göz atın.
4. Egzersiz yapın.
Tüm boş vaktinizi ekrana bakarak harcamayın. Kendinizi sinirli ve bunalmış hissettiğinizde, kardiyo egzersizi yapmak veya ağırlık kaldırmak işinize oldukça yarayabilir. Endorfinle hiçbir şey kıyaslanamaz; endorfin hormonu zihninizi temizlemenize, küçük ağrı sızılarınızdan kurtulmanıza ve bütün öğleden sonra ihtiyacınız olan gücü edinmenize olanak sağlar.
5. Uyandıktan sonraki üç saat içerisinde işlerinizin %30’unu tamamlayın.
Çok sayıda araştırma, insanların en verimli zamanlarının uyandıktan sonraki birkaç saat olduğunu gösteriyor. Bu durumdan avantaj elde edin ve doğrudan uygulamaya başlayın. Sabah kahvesi yerine ılık limon suyu için (uyandıktan 30 dakika sonra kahve içebilirsiniz) ve 40 dakika içerisinde çalışmaya başlayın. Kısa bir mola verdiğinizde ne kadar ilerleme kaydettiğinizi görünce şok olacaksınız. Bu en iyi birkaç girişimcinin, daha başarılı olmak için uyguladıkları yöntemlerden birisidir.
Küçük işletme sahibi olanlar için motivasyon bir ihtiyaçtır. Ayrıca planlama, işe alım konusunda verilen doğru kararlar ve hedef belirlemeleri kadar mühimdir. Motivasyonunuz olmadan, hedefleriniz uğruna boşu boşuna çabalamış olursunuz.
Bu makale Drew Hendricks’in 1 Şubat 2015 tarihinde forbes.com’da yayınlanan yazısından çevrilmiştir.
