Bu yazıyı iki sebepten dolayı yazıyorum. Bir tanesi hayattaki bazı küçük kararların hayatımızın yönünü nasıl değiştirdiğini kanıtlamak için. Diğeri ise Girişimcilik Vakfı’na girdiğinizde 6 ayda hayatınızın nasıl değişeceğini göstermek için. İşte benim hikayem…
Size tamamen dürüst olayım. 2014 Temmuz’unda Girişimcilik Vakfı’na başvuru yaptığımda herhangi özel bir beklentim yoktu. Zaten belirli aralıklarla bir sürü yere başvuruyordum, Girişimcilik Vakfı da benim için onlardan sadece biriydi. İlk aşamayı geçtiğimi öğrendiğimde bunu çok heyecan verici bulmamıştım çünkü geçen kişilerin isminin yazdığı liste sanki sonsuza kadar gidiyordu ve açıkçası çok sıkı bir eleme yaptıklarını düşünmemiştim. (Daha sonra elbette ki binlerce kişinin o aşamada elendiğini öğrendim.)
İkinci aşama için video çekilmesi gerekiyordu, ve o zamanlar ben yurtdışında staj yapıyordum, hatta video çekilecek tarih aralığında seyahatteydim. İkinci aşamanın son teslim gününde tekrar staj yerime döndüğümde saat akşam 10’du ve videoyu çekebilmem için sadece iki saatim kalmıştı. Videoyu çekmemeye karar verdim. Çok yorgundum ve bir sonraki gün erken kalkmam gerekiyordu. Yatağa uzandım ve birden sadece üşengeçlik yaptığım için çok önemli bir fırsatı kaçırırsam ne kadar pişman olacağımı düşündüm. Yerimden kalktım, yapabileceğim çok bir şey yoktu. Bilgisayarımı bir hafta önce yere düşürüp kırmıştım çekim için sadece cep telefonum vardı. İki saatte elimden geleni yapıp gönderdim. İyi ki göndermişim.
İkinci aşama sonuçları açıklandı, geçmiştim. Üçüncü ve dördüncü aşamaları da bana göre tamamen tesadüfi olarak geçtim. Son aşama mülakattı. Stajdan döndükten iki gün sonra mülakat günü geldi. Aşağıda resimdeki koltuk benim mülakata geldiğimde beklediğim koltuk. 6 ay sonra tekrar o koltuğa oturdum ama çok farklı bir sebep yüzünden…
Devam ediyorum. İçeri girdim, koltuğa oturdum. Yanımda oturan çocukla konuşmaya başladım. Türkiye’de çok iyi denebilecek bir liseden mezun olmuş, Münih Teknik Üniversitesi’ne okumaya gitmiş daha sonra sıkılıp Türkiye’nin en iyi okullarından birine geçmiş. Çift anadal yapıyor, okuduğu bölüm bir mühendislik dalı. Yaptığı çalışmalardan bahsetti, etkileyiciydi. Gözüm korkmaya başladı. Mülakata girdim, bana çok kısa süren bir zamanda aslında daha kendimi tam anlatamadan mülakat bitti. Hiçbir şekilde kabul edilip edilemediğimden emin olamadım.
Sonuçlar açıklanıp kabul edildiğimi öğrendiğimde elbette çok sevindim. İlk etkinlik günü gerçekten inanılmaz geçti. İçeriyi heyecanla kontrol ettiğimde mülakat günü yanımda oturan çocuğun olmadığını fark ettim. Eğer bu yazıyı okuyorsa umarım bana ulaşır.
Bu yazıda detay verme imkanım olmasa da şunu söyleyebilirim. Girişimcilik Vakfı önümüze o kadar çok kapı açıyordu ki, buranın başvurduğum herhangi bir yer olmadığını anlamam çok uzun sürmedi. Aynı gün içerisinde diğer fellow’lar ile de tanıştık. Çok renkli ve çeşitli bir gruptuk. Hemen her bölümden, farklı şehirlerden, farklı ilgi alanları olan 40 kişi.
İlk etkinlikten sonra zaten yeterince heyecanlanmıştım. Bizi girişimcilik ile ilgili hemen her türlü etkinliğe davet etmeye başladılar. Hemen hepsine gitmeye çalıştım. İlk etkinliğim Startup İstanbul oldu. Ardından Get in The Ring, Microsoft Türkiye’de gerçekleşti. Farklı girişimcilerin bir ringe çıkıp kendilerini anlattığı inanılmaz heyecan verici bir etkinlikti. Daha sonra Raffles Otel’de Borsa İstanbul’un düzenlediği “Building Bridges Through Entrepreneurship” etkinliği vardı. Onun dışında benim katılamadığım ama başka fellowların gittiği hemen her hafta bir sürü etkinlik oldu. Açıkçası Türkiye’de girişimcilik ile ilgili olarak gerçekleşen tüm etkinliklere katılmak üzere davet alıyorduk.
Etkinlik davetleri fellow olmanın sadece çok küçük bir kısmı. Girişimcilik Vakfı her iki ayda bir düzenlediği etkinliklerde girişimcilik ekosisteminden çok etkin kişileri konuşmacı olarak getirip bizimle tanıştırdı. Yine aynı etkinliklerde vakfın sitesinde gördüğünüz hemen hemen tüm Mütevelli Heyeti üyeleri ile aynı masada oturup yemek yeme, konuşma, fikir tartışma imkanımız oldu. Kısa süreli girişimcilik ile ilgili eğitimlere katıldık.
Elbette burada İsrail ve StartupTurkey Antalya gezilerinden bahsetmemek de olmaz. İsrail programı inanılmaz güzel geçti. 3 gün boyunca inanılmaz dolu bir programla çok farklı ve gelişmiş bir girişimcilik kültürünü tanıma fırsatı yakaladık. Google ofisini ve bünyesindeki Google Campus’u ziyaret ettik. Bunun yanı sıra oradaki girişimcilerle tanıştık, fikir paylaştık. Dünya’da çok saygı gören girişimci ve yatırımcı Yossi Vardi ile yemek yeme imkanı bulduk. StartupTurkey de benim açımdan en az İsrail kadar heyecan verici geçti. Üç günlük etkinlikte hem Türkiye’den hem dünyadan onlarca belki yüzlerce kişiyle tanışma imkanımız oldu. Ayrıca çok eğlendiğimizi de belirtmeden geçemem.
Bütün bunların yanı sıra fellowlar olarak çok iyi bir arkadaş grubu olduk. Birlikte dışarı çıkıp buluşmaya başladık. Elbette her bir araya geldiğimizde girişimcilik konuşuluyordu ama bütün bunların dışında çok iyi vakit geçirmeye başladık. Bazılarımız kendi girişimlerini kurdu. Kimilerimiz sosyal girişimcilik projeleri yaptılar. Hayatımda ilk kez en az benim kadar aktif bir grubun içerisinde kendimi buldum. Bu durum benim kendimi geliştirmem için de mükemmel bir fırsat oldu.
Girişimcilik Vakfı’yla 6 ayın sonunda yukarıda saydığım birçok deneyimi yaşadım. Ama baktığımda bana vakfın kazandırdığı asıl şeyin ilham vermek olduğunu düşünüyorum. Bir çok başarı hikayesi dinleyip, o kişilerle birebir tanışınca kendinizi girişimci olmaktan alıkoymanız neredeyse hiç mümkün değil. Bunun sonucunda ben de kendi girişimimi kurdum ve onun üzerinde çalışmaya başladım.
Koltuğa gelince… Girişimcilik Vakfı sayesinde o koltuğun olduğu yerdeki organizasyonda staj yapmaya başladım. Haftada iki gün o koltuğa bakarak öğle yemeğimi yiyorum ve son iki saatte gönderdiğim videonun hayatımı nasıl değiştirdiğini düşünüyorum. (Hep yapmıyorum bunu elbette, çoğunlukla yemek yemenin ne kadar güzel bir şey olduğunu düşünüyorum.)
Umarım Girişimcilik Vakfı sizin hayatınızı da benim ve diğer 39 fellow arkadaşımın hayatını değiştirdiği gibi değiştirir. Seçim sürecinde bol şanslar!
Mert Can
Girişimcilik Vakfı Fellow 2014
Girişimcilik Vakfı deneyimim ve bu blog yazımla ilgili olarak bana her zaman [email protected] mail adresimden ulaşabilirsiniz.
Bir yanıt bırakın