Girvak Alumni’den Ayşe Işın Budak ile Mezuniyet Sonrası

1.Fellow Programı ile nasıl tanıştın? Süreci ve fellow olduktan sonra hayatında neler değişti  biraz anlatır mısın?

Bir arkadaşım “Girvak” diye bir şey var, baksana demişti. Her şey yalnızca bu kılavuz  sözcükle başladı.

Off! Neler mi değişmedi! Girvak ile ilk tanıştığımda yıl 2015’ti. Ben ODTÜ’de başladığımı  bölümümü sevmediğim için bırakmış, üniversiteye sil baştan Bilkent’te Endüstri Mühendisliği’nde  başlamış ve ikinci sınıfı bitirmiştim. Birbirine komşu bu iki kampüsteki kültür uçurumunda  kaybolmuş, tekrar eden akademik süreçtense epeyce bunalmıştım. Tıkandığımı hissettiğim bir  dönemdeydim, beni bu karmaşadan çıkarabilecek bir şeylerin arayışı içindeydim. Girvak can suyu  oldu diyebilirim. Vakıftan ve fellowlardan aldığım destek her manada bana çok iyi geldi. O sıkışmışlık  haline başka bir gözle – Girvak gözüyle – bakmaya başladım.

Programın başlamasıyla özellikle Türkiye girişimcilik ekosistemini daha yakından tanımaya  başladım. Dünyadaki teknolojik gelişmeleri takip etmeye daha da heveslendim. Eşi benzeri olmayan, ilham verici, çok samimi yaşam öyküleri dinledim. İlham aldığım gençlerle şimdi pek çoğu  arkadaşım olan gençlerle – tanıştım. 

2. Fellow’ken hiç unutamadığın bir anın var mı? Anlatabilir misin?

Fellow olmak biraz da yollarda olma hali… Vakıfla ilgili etkinlikler için sık sık şehir dışına  gitmemiz gerekiyordu. Fellowlarla bekleme salonlarında karşılaşıp uzun uzun sohbet edişlerimizi,  kahkahalarımızı unutamıyorum. 

3. Şu an neler yapıyorsun? Geleceğin için planların var mı? Bir sonraki adımın nedir?

Şu anda kurumsal bir şirkette veri analitiği ekibinde çalışıyorum. Her gün yepyeni şeyler  öğrenmeme olanak sağlayan, mutlulukla yaptığım bir işim var. Şu andaki odağım işimde  uzmanlaşmak. 

Gelecek planımsa değişebilir, kariyerimde gururla sahiplendiğim köklü değişiklikler yaptığım  oldu. Misyonumu tamamladığımı düşündüğüm veya herhangi bir sebeple mutsuz hissettiğim noktada  planlarımı yeniden şekillendirebilirim. Günlük hırslar veya uzun vadeli hedeflerle içinde  bulunduğumuz anı kaçırabiliyoruz. Zaman çok kıymetli, bunun farkında olarak yaşamaya çalışıyorum.  Hedefim bu kısıtlı zamanda mutlu ve sağlıklı olmak; bu amaçtan uzaklaştığımı hissettiğim noktada  değişiklik yapmaya hazırım. Tek hayat var, gençlik geri gelmeyecek!  

4. Bize kendi girişimcilik serüveninden ve girişimci bakış açısının hayatına etkilerinden  bahsedebilir misin?

Girvak ile birlikte girişimcilik ekosistemini daha yakından gözlemlemeye

başladım.Girişimcilerin çözüm odaklı iş yapma biçimi beni cezbetti ve ardından farklı startuplarda staj  yaptım. Çok öğrendiğim, severek çalıştığım, birbirinden çok farklı deneyimlerdi. En önemli  kazanımımsa kendi kendime öğrenmeyi öğrenmekti. Startup ortamında problem çözmek için soru  sorabileceğiniz kişi fazlasıyla meşgul, çoğu zaman yalnız başınızasınız.  

İki buçuk yıldır kurumsal hayatta çalışan biri olarak Girvak ile kazandığım vizyon beni  kurumsal hayatta proaktif yapıyor diyebilirim. Fırsat yakaladığımda şöyle bir ihtiyaç var, yeni bir şey  mi denesek diyorum, kafamda hep iş yapma biçimi ile ilgili fikirler dönüyor.

5. Girvak’tan öğrendiğin “Give back” kültürünü kendi hayatının içerisinde ve gelecek  planlarında kullanıyor musun?

Give Back bana göre toplum veya bireyin ihtiyaçları ile sizin yetenek ve gücünüzün eşleştiği  yerde kendiliğinden oluşan bir süreç. Yapmak için yapılan Give Back’in sürdürülebilir olduğuna  inanmıyorum. Bazen geri vermeye hazır değilsinizdir, bu kadar basit. 

Pandemi döneminde sevgili alumni arkadaşım Başak (Feyzioğlu) ile bir sohbetimizde ikinci el  eşya kültürüne bakışımızın birbirine ne kadar benzediğini keşfettik. Çılgın tüketim kültürü ve doğaya  verdiğimiz zarar ikimizin de çokça düşündüğü şeylermiş. Şimdi kullanılmış eşya kültürünü nasıl  yayabiliriz konusunu sorguluyoruz. Bu kültürü yayabilir, “Give Back” yapabilir miyiz? Elbette. Bu bir  sosyal girişime de dönüşebilir kendi aramızda paylaşım yapabileceğimiz Facebook grubu gibi naif bir  oluşuma da ya da hiçbir şeye. Bu tamamen yetenek ve niyetimizin toplulukta ne kadar karşılık  bulacağı ile ilgili.

Buna ek olarak çalışma hayatımda öğretmeyi ne kadar çok sevdiğimi, bunun beni de  beslediğini farkettim. Birkaç yıl önce geçtiğim yollardan geçmiş stajyer arkadaşlarıma bir şeyler  öğretmeyi çok seviyorum. Planlarımda fellowlarımıza özel temel veri görselleştirme eğitimi var.  Mesela mentörlük ettiğim gençlerden biriyle veri analitiği ile ilgili makaleler okumak, üzerine  konuşmak isterim, bu da yukarıda bahsettiğim gibi mentörlük ettiğim kişinin öğrenme ihtiyacı ile  örtüştüğü sürece anlamlı. 

6. Son olarak şu an bu röportajı okuyanlar için bir tavsiye vermen gerekse bu ne olurdu? 

Girvak başvuru süreci olumsuz sonuçlanan gençlerin hayal kırıklığına şahit olduğumda  üzülüyorum. Ancak unutmamak gerek ki Girvak sizin karşınıza çıkan fırsatlardan yalnızca biri. Seçenekler sonsuz, şansınızı kendiniz yaratabilirsiniz!

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*