GirVak İş Sahibi Yapmaz

Gün geçmiyor ki bir çılgınlık daha olmasın dediğimiz ülkemizde  2015 şüphesiz hareketli bir seneydi. Kendi adıma da öyle. Her şeyden önce ben bu sene #Fellow2015 oldum. Abartısız, hayatımın seyrini tamamen değiştirdi. Yeni dostlar, yeni vizyon, yeni bir giveback (toplumdan aldığını topluma vermek). Haliyle de etrafımda neler yaptığımı soran insanlara anlattığım en önemli şeylerden bir tanesi de Girişimcilik Vakfı.

 

Yakın zamanda aklımdaki kurtlar hakkında sohbet etmek için gıda sektöründe bilgisine ve yenilikçi kişiliğine güvendiğim bir aile dostumuzdan randevu aldım.  GirVak hikayeleri de dahil derince bir sohbet ettikten sonra bana bir hikaye anlattı. İdealist bir gençle Henry Ford’un hikayesi. Hikayenin özünde bence Fellowların hikayesi de var.

 

Üniversiteden yeni mezun olan bir genç hedefleri doğrultusunda Henry Ford’un yanında çalışmayı kafaya koyar. Randevu almak için çırpınır durur, her yolu dener. 6 ay sonra bir randevu alır. Fakat bu randevu da bir 6 ay sonrayadır. Nihayet vakit gelir ve genç randevuya gider. Bekleme salonundayken kapı açılır, Henry Ford çıkar. Gencin suratına bile bakmadan gider. Tam her şey bitti derken arkası dönük, parmağıyla gelmesini işaret eder. Birlikte bir arabaya binerler ama hiç konuşmazlar. Daha sonra bir mağaza açılışında araba durur. Kırmızı halılar önünde gazeteciler Ford’u çekmektedir. Arkadaki utangaç genci çağırır, her fotoğrafta o da çıkar. Mağazayı birlikte gezerler. Tabii Henry Ford’un akrabası sanıldığı içinde birçok yağlı ballı iltifata maruz kalır. Ardından gitme vakti gelir, dükkandan çıkıp arabaya binerler. Dayanamayan genç cesaretini toplar ve konuşur.

 

        – Efendim, benimle henüz tek bir kelime dahi konuşmadınız. Ben anlamadım ne yaptığımızı.

 

Henry Ford şoföre durmasını söyler ve bizim garibim çocuğu düpedüz arabadan kovar. Genç 3 gün boyunca çok düşünür ama olayın şokunu atlatamaz. En sonunda mağazaya dönmeye karar verir. Mağaza sahibi dahil herkes onu görür görmez kapıda karşılarlar. Ford’un dostu sandıkları için yoğun ilgi gösterirler. Genç 2 kıyafet beğenir ama param yok der. “Olur mu efendim.”, “Dükkan sizin efendim.” sözleri arasında 2 kıyafetle uğurlanır. Dışarıda kıyafetleri satar, hem kar elde eder hem de kıyafetlerin parasını öder. Bir süre sonra işi büyütür ve partiler halinde mal alıp satmaya başlar.

 

Olaylara yine anlam veremeyen genç tekrar Henry Ford’tan randevu ister. Randevu hemen ertesi güne verilir. Hatta öyle ki Ford genci kapıda sevgiyle karşılar. Aralarında şu konuşma geçer.

 

        – Efendim ben sizden daha önce randevu istediğimde bir 6 ay sonraya vermiştiniz. Şimdi ne oldu ben bir anlam veremedim?

 

Henry Ford cevap verir.

 

        – Beni iyi dinle. Ben seni uzun zamandır izliyorum. Kendini gösterdin. Başarına da şahit oldum. İşin aslına bakarsak sen benden iş isteyen ne ilk kişisin ne de son olacaksın. Ancak ne dediğimi anlayan ilk kişisin. Aferin oğlum. Bundan böyle benden ne zaman randevu istersen alabilirsin.

 

Genç, böylece Ford’un gençlere aydınlık bir yol açtığını ama bu yolu hakkıyla değerlendirebilmenin kendi ellerinde olduğunu anlamıştı (Bu hikayedeki gencin günümüzde sektörde tanınan markalardan birinin kurucusu olduğu söylenir).

 

Hikaye bitince özünü kavradığıma yönelik bir gülümseme geldi yüzüme. Bir Ffellow olarak yaşamıştım çünkü bu hikayeyi. Biraz açıklamak gerekirse Fellowların hikayesi de ilk başta altı aşamalı bir eleme süreciyle başladı. Vakfın bu bilimsel sürecinde vakıf yönetimi ve seçim ekibi tarafından dikkatle izlendik. Biz ise bu süreçte sorguladık, yarattık, yılmadık. Her aşamasında ilham aldık ilham verdik. GirVak’ı anladık. Giveback kültürünün önemini kavradık. Hepsinin sonunda yönetim kurulu başkanımız Sina Afra’dan artık Girişimcilik Vakfı ailesinin bir parçası olduğumuza dair “Farkınız özgürlüğünüz, cesaretiniz girişiminiz olsun #fellowme” mailini aldık . Her şeyin daha yeni başladığını fark ettiğimiz bir sabah ise gözlerimizi Tel Aviv’de açtık. Gence uzanan Ford’un eli bizim için artık GirVak olmuştu.

 

Şu sonucu çıkardım. GirVak da bizi iş sahibi yapmadı. Hedefi zaten bu değildi. GirVak bize her gün yeni ufukları keşfeden bir vizyon kazandırdı. Önümüze nice büyük girişimcinin, birbirinden değerli dostların olduğu dev gibi bir kapı açtı. Girişimcilik kültürünü ülkemizde sağlam temellere oturtmak üzere, 80 Fellow’un omuz omuza yürüdüğü bir yolun kapısını…

 

Berkay Çerçi

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*