Bir Girişimcilik Vakfı Fellow’u olarak katılma fırsatı bulduğumuz birçok etkinlik oluyor. Webrazzi etkinliklerinden, Startup Turkey’e , mütevelli heyetiyle yemeklerden, ekip ruhunu geliştirdiğimiz oyunlara, sayısız etkinliğe katıldık şimdiye kadar. Bunlardan bir tanesi de 6 Mart günü İstanbul Ritz Carlton’da gerçekleşen “Hedef Kitle Konferansı” idi. Konferansın tanıtımında da belirtildiği gibi konuşmacılar uluslararası arenada seçim kampanyalarına yeni boyutlar kazandırmış siyasal iletişim alanının öncü isimleriydi. Etkinlik birçok üst düzey bürokrata ve danışmana olduğu kadar dijital iletişim ve marka temsilcilerine de ev sahipliği yapıyordu.
Aslında etkinliğin hayata geçmesini sağlayan Dr. Gülfem Saydan Sanver’in de belirttiği gibi bu etkinlik siyasetin konuşulacağı değil iletişimin konuşulacağı, doğru hedef kitleye nasıl ulaşılması gerektiğinin tartışılacağı bir etkinlik oldu.
Girişimcilik Vakfı’nın bir başka etkinliğini kaçırmamak adına sadece bir konuşma dinleyebildiğim etkinlikten çok önemli bir değeri heybeme katarak çıktım, bunu paylaşmak isterim sizinle.
Dinleme şansına eriştiğim konuşmacı Jeremy Bird , 2012 Amerikan Başkanlık Seçimleri’nde Barack Obama’nın Ulusal Saha Direktörlüğü görevini yürüterek Amerikan seçim tarihin en büyük gönüllü organizasyonunu oluşturdu . 2013 yılında Fortune dergisinin, önümüzdeki yıllarda geleceği şekillendirecek 40 yaşından genç en etkili 40 yönetici (40 under 40) arasında gösterilen Bird “270 Strategies” danışmanlık firmasının kurucu ortağı ve yöneticisidir. 2008 ve 2012 seçimlerinde Obama ile birlikte yürüttüğü çalışmaları ve stratejilerini anlatan Bird aslında biz girişimciler ve girişimci adayları için de çok önemli dersler verdi diyebilirim. En önemli noktanın“hedef kitleyi bulma ve onlara doğru mesajlarla doğru kanaldan ulaşabilme” olduğunu üzerine basa basa anlattı Bird. Bu aslında Steve Blank’in customer development olarak öne çıkardığı ve biz girişimciler için çok önemli olan başlığın da temelini oluşturmaktadır. Hedef kitlemizi/müşterimizi/kullanıcılarımızı keşfetmeli, onlara doğru kanallardan ulaşmalı ve doğru mesajları vermeliyiz. Buradan hareketle sorgulanması gereken noktalardan biri de doğru kişiye doğru kanalla ulaşmak ABD’de seçim kazandırıyorsa, neden müşteri kazandırmasın, neden girişimimizi karlı bir yapıya taşımasın? Mentörlerin, girişimcilik konusunda tecrübeli kişilerin de sürekli söylediği “hedef kitlenizi netleştirin” “hangi problemini çözdüğünüzü netleştirin” , “doğru kanalları kullanarak müşterinize ulaşın” cümlelerinin aslında ne kadar değerli olduğunu bir kere daha anlamış oldum. Bunları bilmiyor muydum, dinlemiştim, biliyordum elbette ama bazen bildiklerinizi hayata geçirmek için bir dokunuş gerekiyor. Bu konferans benim için o dokunuş oldu diyebilirim, zaten bildiklerimi farklı bir açıdan dinlemem, harekete geçme motivasyonu verdi bana.
Sözün özüne gelecek olursak, farklı alanlardaki uygulamaları gözlemlemek ve onları girişimlerimiz için faydalı aksiyon adımları haline getirmek mümkün. Yapmamız gereken çevremizi iyi gözlemlemek ve harekete geçmek. İhtiyacımız olan tecrübe paylaşımı ve gözlem ortamını, Girişimcilik Vakfı çatısı altında çok rahat bir şekilde bulabiliyoruz. Yazımın başında da söylediğim gibi bu etkiliğe katılıp heybeme yeni değerler katarak ayrılmamı sağlayan Girvak’a teşekkür ediyorum.