Lionel Messi 2005 yılında sahneye çıktı. FİFA Gençler Dünya Şampiyonası’nda Nijerya’ya karşı Arjantin’de forma giyiyordu.
Nijerya takımı turnuva boyunca harika bir performans sergilemişti ve Dünya Kupası’nı onların kazanacağını düşünüyordum. Hiç kimse o gün gizemli bir gencin maçı tek başına çevirmesini beklemiyordu. Topu öyle büyülü bir şekilde kontrol ediyordu ki sanki futbol onun ayaklarının bir parçasıydı.
Lionel Messi o gün sahada yeteneğini konuşturdu ve ev sahibi Nijerya takımı Arjantin’e karşı kaybetti. Ellerinden gelenin en iyisini yaptılar fakat sihirbaz her zaman onlardan 2-3 adım öndeydi. Hayatımın 10 yıldan biraz fazla bir kısmında onu izledikten sonra aşağıdaki 4 paha biçilmez dersi çıkarmış oldum ki bunların her girişimcinin inanılmaz başarılar yakalamasına yardımcı olacağına inanıyorum.
İşte Lionel Messi’den öğrenebileceğimiz 4 paha biçilmez ders:
1. Potansiyeliniz çok değerli becerilere dönüşene kadar antrenman yapın
Potansiyeliniz, şu anda olmadığınız fakat gelecekte olabileceğiniz her şey anlamına gelir. Şu anda yapamadığınız her şeyi yapabilme becerinizdir. Ama hiç kimse potansiyeliniz için size ödeme yapmaz. Potansiyelinize bir fiyat etiketi takamazsınız. Ancak becerileriniz için ödeme alabilirsiniz. Bir keresinde Lionel Messi’nin antrenman videosunu izlemiştim. Üzerine ağırlıklar bağlayarak o şekilde koşmaya çalışıyordu. Sahada diğer oyunculardan daha hızlı olabilmesini sağlayan şey büyük ihtimalle buydu.
Onun hızı, şutları, top sürmesi ve pasları inanılmaz. Fakat tüm bunların altında yatan sır, yoğun bir antrenman. Mükemmel becerileri ve potansiyeli var fakat arkasına yaslanarak kendini salmadı. Bu potansiyel paha biçilmez beceriler haline gelene kadar çalıştı.
Siz ne yapmalısınız?
Bazı becerileriniz var diye hemen rahatlamayın. Bu beceriler kariyeriniz için değerli şeyler olabilir. Fakat kendinizi eğiterek potansiyelinizin değerli becerilere dönüştüğü noktaya gelene kadar kariyerinizde bir “Messi” olamazsınız. Yaptığınız çalışmalar bu becerileri şekillendiren bir ateş niteliğinde içinizdeki altını dışarı çıkartmanıza yardımcı olur.
“Olduğunuz noktadan başlayın. Elinizdeki her şeyi kullanın. Yapabileceğiniz her şeyi yapın.” – Arthur Ashe
2. Yüksek bir rekor belirleyin ve onu geçin
Messi tek olağanüstü yeteneği top sürme becerisi değil aynı zamanda topu ağlarla buluşturma yeteneğidir. Şundan eminim ki Barcelona Messi’yi A takımına aldığında iş tanımında bir sezonda 60 gol atmak yoktu. Ancak kendisine bu hedefi koydu ve bunu başardı.
Yıllar boyunca futbol kariyerinde birçok ödül kazandı ve birçok şeyi başardı. Fakat onun asıl hayran olunacak yanı, bir şeyi başardığında hemen daha yükseği hedeflemesidir. Yeni bir rekor kırmak onu daha yükseği hedeflemekten alıkoymuyor.
Siz ne yapmalısınız?
En iyisi olmak yeterli değildir. Yaptığınız işte sürekli daha iyi olmak için çalışmalısınız. Messi gibi başarılı olmak için geçmiş başarılarınızla övünmemelisiniz. Kendinizden başkası ile rekabet etmeyin. Şunu unutmayın ki ilerleme sürekli devam eder ve başarı hiçbir zaman bitmez.
3. Bir alanın en iyisi olun
Messi bugün dünyada sadece bir alanda tanınıyor, futbol. O, profesyonel olarak futbol oynamaya çalışan mühendislik okumuş bir müzisyen değil. Ya da kendi moda tasarımı işiyle ilgilenirken aynı zamanda inşaat sektöründe stajyerlik yapan birisi değil.
Salı ve perşembe günleri futbol oynayıp haftanın geri kalanında emlakçılık yapmıyor. İlgisini dağıtacak birçok farklı alanda çalışmıyor. O bir futbolcu ve sadece futbol oynuyor.
Siz ne yapmalısınız?
Tek bir konuda en iyi olmaya çalışın. Henry Ford ve Michael Jackson’ı düşünün. Bu kişiler sadece tek bir alanda tanınıyorlar ve onların bu kadar başarılı olabilmelerinin nedeni de bu. Birçok farklı yerden gelir elde etmek tabii ki çok iyidir ama tek bir alanda uzman olmalısınız.
Bu konuda popüler olan tavsiye, tüm yumurtalarınızı tek bir sepete koymamanız gerektiğidir. Ancak Messi gibi başarılı olabilmek için pratik tavsiye şudur: Tüm yumurtalarınızı tek bir sepete koyun ve sanki hayatınız ona bağlıymış gibi o sepeti koruyun, çünkü hayatınız gerçekten ona bağlı. Aynı zamanda bir mimar ve web tasarımcısı olabilirsiniz (bu ikisi açıkça birbiriyle bağlantılıdır). Fakat tek bir alanda tanındığınızdan emin olun.
4. Olabileceğiniz en iyi noktaya gelmeye çalışın
Messi’yi oynarken izlemenin en iyi yanı, asla onu izlemekten sıkılmamaktır. Oynayış tarzında sizi çeken bir şeyler var. Mükemmel top kontrolünden nefes kesen top sürmelerine ve rakipsiz gol atma becerisine kadar, Messi her şeyiyle izleyenlerini ve hayranlarını büyülemeyi başarıyor.
En iyisini yapabilmesi için ikinci bir şansı olmayacağını biliyor ve bu yüzden elindeki şansı maksimize ediyor. Elinden gelenin en iyisini yapabilmek için daha iyi bir şans ya da daha büyük bir seyirci beklemiyor.
Siz ne yapmalısınız?
Daha iyi bir şans elde edebilmek için beklemeyin. Daha büyük fırsatlar aramayın. Mümkün olan her yerde ve her zaman elinizden gelenin en iyisin yapın. Asla ikinci bir ilk izlenim olmaz, bunu unutmayın. Elinizden gelenin en iyisini yapabileceğiniz tek zaman, şu andır.
Bir problemi çözerken, bir program tasarlarken ya da şirketiniz adına bir teklif hazırlarken sanki bu elinize geçecek en iyi fırsatmış gibi davranın ve elinizden gelenin en iyisini yapın.
“Şu an yapabildiğinizin en iyisini yapmak sizi bir sonraki adımda daha iyi bir pozisyona sokar.” – Oprah Winfrey
Bu makale addicted2success.com’da Toby Nwazor tarafından yayınlanan yazıdan çevrilmiştir.
