Picasso “İyi sanatçılar ödünç alır, büyük sanatçılar ise çalar” dediğinde bunu etik olmayan bir anlamda söylememişti. O, ortalama sanatçıların basitçe birini veya bir şeyi kopyalayabileceğini, büyük sanatçıların ise fikirleri alarak kendi yaratıcılıklarıyla harmanlayıp kendi özelliklerine katacağını ima etmişti. Bu, onların ödünç aldığı değil, sahip olduğu bir şey.
Instagram son yılların en büyük soygununu mu gerçekleştirdi?
Instastories özelliği hakkında TechCrunch sitesine konuşan Instagram CEO’su Kevin Systrom “Onlar bütün kredileri hak ediyor. Bu bir şeyi kimin icat ettiğiyle alakalı değil. Bu bir formatla alakalı, onu nasıl uyguladığın ve kendi sistemine uyarladığınla. Kimse bir bilgiyi harika bir şekilde sunmaya uyarlanmış bir sisteme kötü gözle bakmaz.”
Snapchat taraftarları bu hareketi eleştirirken, Instagram bütün büyük şirketlerin yaptığı hamleyi yaptı. Dünyanın en iyi çözümleri onları geride bıraktıklarında, onlar işi kendi bünyesinde toplar. Facebook’un Newsfeed özelliği de Friendsfeed uygulamasından geldi. Facebook bu şirketi 2009 yılında bünyesine katmıştı ve bu format daha sonrasında pek çok sosyal medya devi tarafından da kullanıldı. Instagram fotoğraf filtrelerini popüler etti, Snapchat onları tekrar görselleştirdi ve şimdi pek çok platform seçenek olarak filtreleme sunuyor.
Bu fikirler arasındaki bağlantı, internet dünyasının pek çok ana oyuncusunun ön planda yer bulma çabasını da şekillendiriyor. Bu düşünce kalıbı artık daha hızlı gelişirken, hiç de yeni bir şey değil.
Apple çok fazla yatırım yapmadı. Steve Jobs 1979 yılında Xerox’un Palo Alto’daki merkezini ziyaret ettiğinde mouse ile tanışmıştı. Jobs ve Wozniak’ın yaptığı bu ürünü Xerox’un yaptığından farklı yorumlama akıllılığıydı.
Apple ayrıca kişisel bilgisayar, telefon, tablet ve müzik paylaşım platformunu icat etmedi. Sadece ürün yaratmaya odaklı ve sonrasında “biz bunu nasıl pazarlarız” diye soran bir teknoloji dünyasında Apple daima müşteri odaklı düşünerek işe başladı, teknolojinin bir tohumunu bir yerden aldı ve kendi yorumunu kattı.
Apple’ın parlaklığı hep bir keşif bulmak, ona inovasyon eklemek ve diğer teknoloji şirketlerinin yaptığından farklı olarak onu kalbimize dokunan bir hale getirmekti.
Altüst etmek için en etkili yol
2013 ile 2015 yılları arasında Instagram’da kullanıcı başına düşen ortalama post sayıları düşerken, Snapchat kullanım oranı Şubat ayından Nisan ayına kadar günde 10 milyar görüntüleme ile %25 oranında arttı. İki gün önce Snapchat Insagram’ı dağıtıyordu.
Büyüme skalası ve yüksek kullanıcı bağlılığıyla Facebook onları başarısız bir operasyonla 3 milyar dolara almayı teklif etti. Onlar devin gözüne girdi.
Şu anda ise Instagram Snapchat’i dağıtmakla meşgul.
Eğer bu oyun bir şeyi aydınlatıyorsa, o da bu alt üst etmenin bir şirketin üstünlüğünün diğeri tarafından alınması ve onları güçsüz duruma düşürmesidir.
Snapchat’in en güçlü yanlarından biri ailenizin henüz gelmediği bir parti gibi olmasıydı. Cool çocukların takıldığı bir yerdi. Sezgisel olmayan arayüz ile Snapchat’e katıldığınızda bir arkadaşınızın sistemin nasıl çalıştığına dair size eşlik etmesi gerekiyor. Bu aramızda daha az teknoloji odaklı olma konusunda caydırıcı ve Snapchat’in mistik ve eşsiz havasını korumasına yardımcı oluyor.
Instagram’ın gücü 1 milyar sağlam kullanıcısının olması. Stories özelliğini arayüzüne entegre etmesi daha çok insanın içeriklerinizi göreceği anlamına geliyor. Snapchat’in eşsizliği eskisi kadar cool değil, çünkü Instagram’la daha fazla kullanıcıya erişebiliyorsunuz.
Hikaye formatını daha geniş bir kitleye entegre etmekle, onlar daha kolay bir kullanım vadetti ki bu Snapchat’in kaçtığı bir şeydi. Birinin hikayesi üzerinde geziniyorken, Instagram “mesaj gönder” butonu ekledi. Artı, yazı yazmak için karakter sınırlaması da yok, Snapchat’te ise bu durum kafa karıştırıcı idi.
Snapchat’in mistik bir havada olması arama butonunun olmaması, Instagram’da ise tam tersi sistemin doğasında olan bir şey, gezinmeyi daha kolay hale getiriyor ve yeni bağlantılar kurmayı sağlıyor. Markalar ve etkilenenler için kontaklara ve tüketicilere ulaşmak böylece daha kolay.
Reklam perspektifinden ise Snapchat istatistikleri ve limitli ödenen reklam opsiyonları ile anlam bulanıklığı yaratıyor ve iş çevrelerince çok talep görmüyordu. Reklam konusu göreceli olarak Instagram’da yeni iken, ve henüz Stories kısmı ile bağlantı kurulmuşken, reklam ve istatistik fonskiyonları Instagram’ı geleneksel pazarlamacılar ve tanımlanmış data göstermesi gerekenler arasında daha çekici yapıyor.
Senin için alınacak dersler:
Seni kopyalayarak yarışta kalan bir şirket için, en iyi savunma bariyeri sürekli kendini geliştirmektir. Her gün daha iyi olmak için çalış. Her bir gün.
6 yıl önce The Entourage seyretmeye başladığımda, büyük şirketler bizim gibi öğrenciler, mezunlar ve benzer rol modele sahip olanlardan çıktı.
Ben bunu daima destekledim ve elimden geldiğince yardım ettim. Öncelikle Entourage girişimciler için eğitim icat etmedi. İkinci olarak bizim amacımız bizimle aynı görüşe sahip pek çok firmayı ileri itmek ve o devrilme noktasına ulaşmasını sağlamaktı.
Bu bizim işimizi etkiledi mi? Bir noktadan değil. Çünkü biz daima gelişiyor ve evriliyoruz. Eğer bizim bir yıl önceki halimizi kopyalıyorsan, bizim firmamız zaten tanımlanamaz haldedir. Inovasyon ve rekabet, ilerde durma azmine sahip birini tehdit etmez.
Facebook (Instagram’a sahip) teknoloji devi olarak şu an, büyük şirketler ne yapıyorsa onu yapıyor. Onlar yeni konseptler uygulayan girişimci firmaları bekliyor ve önlerine engel çıkaracak kadar büyüdüklerinde onları satın alıyor.
Snapchat için 3 milyar dolarlık teklifleri reddedildiği için, onlar Instagram’da bunun kopyasını yaptılar. Bunun teknoloji dünyasında yeni bir trend olup olmayacağını merak ediyorum. Bu, teknoloji şirketlerinin hızla büyüyen bir tahrikçi için milyon dolarlar döküp satın almaktansa, formatı kopyalayıp kendi sistemine entegre etmenin daha revaçta olduğu bir sistem mi yaratıyor? Bunu zaman söyleyecek.
Bu arada, nerede hikayelerinizi daha çok paylaşmayı sürdüreceksiniz diye düşünüyorum. Tabii ki en çok tıklanan yerde. Ve şu anda Snapchat topluluğunuz Instagramınki kadar büyük değil diye düşünüyorum.