Smartcon — Big Data Big Ideas etkinliğini incelediğimde keşke bir yolu olsa da bu etkinliğe gidebilsem kaçırmasam diye düşünmüş sonra da bu paraları verip bu etkinliğe giden kim var ki diye düşünürek web sitesini kapatmıştım. Bir gün bir mail, Girişimcilik Vakfı’ndan, Smartcon’un etkinliğine 2 kişiyi ücretsiz gönderiyoruz diyor. Hani derler ya başka bir şey dilesem olacakmış. Hemen gitme talebimi belirttim ve 26–27 Mayıs’ta Zorlu Center’daki etkinliğe ücretsiz katılma şansına sahip oldum.
Etkinlik büyük, tabii ki beklentiler de. MIT Humany Dynamics Labs kurucusu Alex Sandy Pentland, Stanford ve Berkeley’de ders veren ve Social Data Lab’ın direktörü olan Andreas Weigend, Barclays CTO’su Usama Fayyad ve Cloudera kurucusu Amr Awadallah gibi big data alanının dünyada önde gelen kişilerinin de içinde bulunduğu çok kaliteli bir konuşmacı kitlesi vardı.
2 gün süren etkinlikte aldığım birkaç küçük dersten size bahsetmek istiyorum. Öncelikle farkettim ki, big data dediğimiz ve aslında çok da ne olduğunu anlayamadığımız kavram çok kıymetli. Ancak daha önemlisi toplanan bu verilerin anlamlı hale getirilebilmesi ve bunlara göre aksiyonlar alınması. Amr Awadallah’ın da konuşmasında bahsettiği gibi “Data will drive the modern world”. Süreçlerinizle, müşterilerinizle, tedarikçilerinizle ilgili ne kadar çok veriye sahipseniz o kadar anlam çıkarabilir ve o kadar iyiye gidebilirsiniz. Barclays’ten Usama’nın verdiği örnek de bunu kanıtlar nitelikteydi : Çiftliklerde ineklerin ayaklarına taktıkları akıllı cihazlar sayesinde ineklerin çiftleşme süreçlerini takip edebiliyorlar ve bu sayede doğurganlıkları %70 artış gösteriyor, bu da yetmiyor yeni doğacak yavrunun dişi mi erkek mi olacağını dahi kontrol edebiliyorlar. Şaşırtıcı örnekler 2 gün boyunca havada uçuştu, dünya devlerinin big data konusunda attığı adımlar ve biz girişimci adaylarının kendilerini nasıl konumlandırabileceği üzerine sohbetler döndü. IBM’den Mehmet Dilek’in söylediği bir cümle çok hoşuma gitmişti onu da sizinle paylaşmak istiyorum: “Taş devri için taş neyse, şuanda da data odur”, bu cümle bütün etkinliği özetliyordu aslında. Oturumundan sonra konuştuğumuzda da büyük şirketlerin uygun şartları sağladığını, asıl dünyayı ileri taşıyacak olanların gençler ve girişimleri olduğunu söyledi içten bir şekilde.
Hoş güzel, big data çok değerli biz ne yapmalıyız yani şimdi?
Bana sorarsanız big data üzerinden değer yaratmak istiyorsak “BIG DATA” nın altını doldurabilmeliyiz. Datayı anlamlandırabilmeliyiz, datadan çıkan anlamlara göre aksiyonlar alabilmeliyiz. Bence bunun yolu birçok big data vakası incelemek, hangi verilerin hangi anlamlara gelebileceğini başkalarının tecrübelerinden öğrenmek. Çünkü tüm konuşmacıların da söylediği gibi önemli olan data değil datadan çıkarılan anlam. Ben inanıyorum ki ne kadar çok örnek görürsem datadan o kadar derin anlamlar çıkarabiliyoruz. Tabii ki örnekleri incelemek yetmiyor, biraz ellerimizi kirletmeliyiz, data toplama yöntemlerini denemeli, bu dataları işlemeye ve anlam çıkarmaya çalışmalıyız. Unutmayamalıyız ki data yer altındaki değerli bir taş gibidir, ona ulaşmalı, parlatmalı ve iyi bir şekilde sunabilmeliyiz ancak o zaman kömür ve elmas arasındaki değer farkını ortaya koyabiliriz.
Umutcan Duman
Fellow 2014
