Yılbaşı gecesi geldi ve gitti, ancak çözümler listenize bir madde daha eklemeniz için geç değil: Daha fazla tatile çıkın. Görünüşte, bu anlamsız, hoşgörülü bir hedef gibi görünebilir. Ancak bu sadece önemli değil – arkadaşlarla ve aileyle düzenli seyahatlere çıkmak insanın kendini iyi hissetme duygusunu artırır – aynı zamanda zordur. Glassdoor’un yakın zamanda yaptığı bir ankete göre ortalama bir ABD çalışanı hakkı olan ücretli tatilin sadece yüzde 51’ini kullanıyor.
Bu büyük bir utanç, çünkü düzenli olarak seyahatlere gitmek için zamanını ayıran Amerikalılar, bütün bir yıl işleriyle uğraşan meslektaşlarından daha iyi olduklarını bildiriyorlar. İlginç bir şekilde, bu tatil etkisi sadece gelir gruplarında devam etmez aynı zamanda etkisi o kadar derindir ki yılda 24000 dolardan az kazananlar ancak düzenli seyahate çıkanlar ortalama yıllık 120000 dolar ya da daha fazlasını kazananlar ancak düzenli seyahate çıkmayanlardan daha iyi olduklarını belirtiyorlar. (Bu bilgi 18 yaşında olanlar ya da daha yaşlılardan Ocak’tan Kasım’a kadar yapılan 148000’den fazla röportajdan geliyor.)
‘İyi olmak’ tanımlaması biraz zor bir terim olsa da, önemlidir de. Gallup’un belirttiğine göre, daha önceki araştırmalar ‘iyi olma’ skorlarını aralarında ortalama ömür ve düşük obezite riskinin de bulunduğu bazı sağlık sonuçlarına bağlarken, bazıları da tatil yapmanın beyin ve kalbi pozitif olarak etkilediğini savunuyor.
Tüm bunlar tatil zamanının sadece çalışanlar için değil aynı zamanda işverenler için de iyi olduğu anlamına geliyor. Sağlık ücret avantajlarının yanı sıra, işçileri aslında tatillerini kullanmaya teşvik etmek tükenme oranları düşürebilir ve çalışanı ücretle tutma oranını artırabilir.
Yani 2015 yılında, masalarımıza bağlı olma dürtüsüne karşı koyalım ve tatile öncelik verelim.
Bu makale Laura Entis’in 4 Ocak 2015 tarihinde entrepreneur.com’da yayınlanan yazısından çevrilmiştir.