Biliyorum, üniversite hayatı oldukça zor ve bir çok problemle ilk kez burada yüzleşiyoruz. Gündelik hayatla ilgili yada okulla ilgili problemler yetmezmiş gibi, bunun üstüne bir de gelecek kaygısı yaşıyoruz. Farkındayım, çünkü ben de bir üniversite öğrencisi olarak bu süreçten geçiyorum. Ancak ben başka bir yol buldum ve aslında gelecek kaygılarımdan ve hayat yükümden arındım. Benim bulduğum yol startuplarda çalışma deneyimi oldu ve bu yazımda da sizinle bu konudaki deneyimlerimi paylaşmak istiyorum.
Mezuniyet yaklaştıkça birçok arkadaşımın iş arayışına girdiğine tanık oluyorum ve çoğu gün sonunda “yeter artık, ne iş olsa yapacağım, deli gibi çalışacağım” diyerek içsel bir rahatlama, bir motive olma yolu bulma eğilimine giriyorlar. Neden mi zorlanıyorlar? Çünkü dürüst olmak lazım, bir çoğu üniversite hayatlarını risk almadan yaşadılar. Ve ilk konumuz:
Risk!
Eğer gerçekten farklı bir şeyler yapmak istiyorsanız ve tam olarak gereken yerde, tam zamanında fark yaratmak istiyorsanız, o zamana dek risk almak zorundasınız. Üniversite hayatınızda riskin tanımı farklılaşabilir. Hatta bu herkes için her dönemde farklılaşabilir. Örneğin arkadaşlarınızla geçireceğiniz bir zamanı işe ayırmak ve onları reddetmek, arkadaşlık ilişkinizi sürdürmek konusunda aldığınız bir risk olabilir. Ben riski bir startup içinde çalışmak üzerinden ele alacağım. Peki size ne katabilir ki böyle oluşumların içinde yer almak?
Network