Yik Yak üniversiteler ile başladı, ama CEO Tyler Droll en az Facebook kadar ilgi çekici bir sonuca ulaşmak konusunda çok kararlı.
Furman Üniversitesi mevzunu Droll ve Brooks Buffington tarafından 2013’te yapılan anonim mesajlaşma uygulaması, şimdi İrlanda’dan Yeni Zelanda’ya 1600’den fazla kampüste milyonlarca öğrenci tarafından kullanılıyor. Kullanıcılar mesaj ve resim gönderiyor ve 7 kilometrelik kapsama alanında bulunan herkes bunu görebiliyor ve cevap verebiliyor.
Anonim olabilme imkanı çift taraflı bir kılıç gibi. Kullanıcıları daha dürüst olma yolunda teşvik ediyor fakat bazıları gerçekten çığırından çıkabiliyor — Nisan ayında program kapatılmadan önce mahremiyet konusunda alınan zor bir ders. Yik Yak’ın durumunda bu, “yak’lar” denilen anonim gönderilerdi. “Biliyorum kuraklık var ama bu kadar susamış olmak zorunda mısın?” — gibi zararsız mesajlardan, dinsizlikle ilgili saldırgan mesajlara kadar farklılık gösteriyorlardı.
Buna cevaben, Idaho Koleji gibi bazı okullar kampüs içerisinde uygulamanın kullanımını yasakladı. Geçen sonbahar Los Angeles Lisesi’nde uygulama üzerinden anonim olarak gönderilen uğursuz tehditler nedeniyle okul giriş çıkışları kapatıldı ve Yik Yak yine gündeme geldi (bu olaydan sonra şirket, tehdit içeren mesajları göndermeye çalışan kullanıcıları uyaran bir uyarı ekranı ekledi.)
Bu olumsuzluklara rağmen Yik Yak, öğrencilerin yardıma ihtiyacı olduğunda pozitif fayda sağlamaya devam ediyor. Örneğin intihara meyilli kullanıcılar, başkalarından gelen cesaret veren yorumlarla karşılanıyorlar. Daha az dehşetli durumlarda, öğrenciler uygulamayı parti, yemek ve çalışma grupları ayarlamak ve hatta randevulaşmak için bile kullanıyorlar. Ayrıca şirketin dediğine göre, 20li yaşlarda bir çift bu uygulama üzerinden tanışmış ve şuan nişanlılar.
24 yaşındaki Droll, Mashable’a “Bizim amacımız randevulaşmak, çalışma grubu oluşturmak ya da park alanında kalan arabanızı size haber vermek için bir uygulama yapmak değildi. Bu platformu, sizi içinde yaşadığınız topluma bağlamak için kurduk.” diyor.
İlk kez CEO’luk yapan Droll, bu süreci tatmin edici ve aynı zamanda oldukça “Çılgın Bir Şey” olarak tarif ediyor.
“İşten eve gelen arkadaşlarıma günümün nasıl geçtiğini anlatıyorum ve onların günleri hiç benimkiler gibi değil” diye ekliyor.
Yik Yak bugün 73 milyon dolardan fazla yatırım aldı (geçen Kasım’da B serisi boyunca yapılan 62 milyon dolarlık yatırım da dahil), şirketin değeri “yüzlerce milyon dolar” olarak ifade ediliyor ve büyüyerek ilerliyor. Şirketin 45 çalışanı yakın zamanda Atlanta’daki yeni ofise taşındı ve halen yerleşme aşamasındalar.
Örneğin yerel bir çizerin, bir duvara dev bir tibet öküzü (yak) çizip boyaması tam bir hafta sürdü.
Droll yüzünde bir gülümsemeyle, “Etrafta dans eden sihirli mantarlar var,” diyor, telefonundaki tasarım aşamasındaki işin fotoğraflarını gösterirken. “Bu harika. Onun tarzı biraz garip. İnsanı dehşete düşürüyor. Umuyorum ki hafta sonu bitmiş olacak.”
Dekor bir yana, Droll tamamen Yik Yak’a odaklanmış bir şekilde orada bulunuyor. Temmuz ayının başlarında, mesajların yanında fotoğraf paylaşımına da olanak sağlayan bir yama ile kullanıcıların kendilerini ifade edebilme yollarını genişlettiler— şirketin bu senenin başlarında küçük bir grup ile test ettiği bir özelik bu.
Çıplaklık ve cinsel taciz olaylarını önlemek için, girişimde kullanıcılar resimleri görmeden önce onaylayan bir grup çalışan var. Bu, Instagram gibi, kullanıcıların anında fotoğraf yüklemelerini sağlayan ve uygunsuz fotoğrafların raporları takılmasına neden olan bir sistemin ile karşılaştırıldığında daha çok elle yapılan bir süreç olarak kalıyor. Ancak, Droll bu konuda tedbirli olmaktan yana — şimdilik.
“Eğer artık insanların yetersiz kaldığı bir noktaya gelirsek, makine öğrenimi gibi kullanıcı güveni noktasında devreye sokabileceğimiz pek çok araç var” diye açıklıyor ve “Bunu kulağa geldiğinden daha da ölçeklenebilir yapabiliriz. Fakat şuanda gayet iyi gidiyoruz.”
Yik Yak, video özelliği ve kullanıcıların etkileşimini çok daha farklı yollarda mümkün kılabilecek yeni potansiyel özellikleri de araştırıyor. Genişleyerek sadece kolejlere değil herkese hizmet vermek bu fikirlerin en başında yer alıyor. Fakat Droll’ün düşüncesi, kolejlerde uygulamayı kullanan insanların mezun olduktan sonra da uygulamayı kullanmaya devam edecekleri ve bu şekilde uygulamanın yaygınlaştığı yönünde. — Facebook’un benzeri bir yörünge. Bu sosyal ağ sadece kolejlerde kullanım için başladı fakat dünyanın en çok trafik alan 2. sitesi haline geldi. Bunun nedeni çekirdek kullanıcıların mezun olduktan sonra da kullanıma devam etmeleriydi.
“Facebook bu işi başardı,” diyor Droll. “Onların yaptığı küçük bir uygulama değildi. Onlar, birçok şeyin mümkün olduğu bir platform yaptılar.”
Belki Yik Yak’da aynısını yapabilir.
Bu makale mashable.com’da JP Mangalindan tarafından 2015’te yayınlanan yazıdan çevrilmiştir.